Yayınlanmamış Kayıtlar (Unreleased Recording) yani soundtrack albümlerinde denk geldiğimiz, film için yapılmış veya kullanılması düşünülmüş içeriğinde bir çok varyasyonu barındırabilen parçalardan oluşur.
Bu çalışmalar beş, on tane olabilirken bu sayı bazen ikiyüzlere kadar çıktığı görülür.
Genellikle bu yayınlar, içeriğinde birden fazla varyasyonu olan parçalardan biri veya bir kaçıdır. Ama bazen tamamen diğer eserlerden bağımsız parçalarda olabilirler.
Sağlam müzisyenlerin ellerinden çıkmış soundtrack albümler aslında ilk etapta yayınlandığı kadar parçadan oluşmamaktadır. Film için birbirine benzer veya başka ambiyansta olan parçalar ve bunların varyasyonlarından oluşurlar. Film gösterime girdikten sonra bir şekilde piyasaya LP, günümüzde CD olarak yayınlanır. Ama bu ilk yayınlarda genellikle “yayınlanmamış parçalar” yer almaz.
Eğer film eski zamanlarda yapılmış ancak müzikleri iyi bir stüdyadan çıkmışsa, bir süre sonra, ki bu yılları alabilir; “Extended Edition” adıyla içinde daha genişletilmiş parçaların yer aldığı şekilde yayınlanır.
Bu genişletilmiş versiyonlarda, filmde kullanılmış ve kullanılmamış yine seçme eserlere yer verilir. Bu günümüzde yapılan Soundtrack çalışmalarında nadiren yapılsa da, esasen eski kült olmuş filmler veya çok iyi müzisyenlerin elinden çıkmış ama az kişi tarafından bilinen filmlerin müzikleri olabiliyor.
Öyle ki, geniş bir zamana uzanan kendi soundtrack merakımda, bir çok filmi tanımadan, izlemeden, ilk önce müziklerini dinledim ve ilgimi çeken çalışmalarda mutlaka filme ulaşma ve izlemeye çalıştım.
Bu ancak takdir edersiniz ki, deyim yerindeyse yeraltından küçük bir kürekçık ile kazdığımız film ve film müzikleri dünyasında ağır, ancak muazzam ilerleyen bir arayıştır.
Özellikle 60 ve 70’ler Sineması için yapılmış bilinen ve bilinmeyen yapımlarda, onbinlerce çalışmayı geniş bir zamanda taradıktan sonra farkettim ki, yayınlanmış eserlerinden çok, yayınlanmamış eserlerde de muhteşem çalışmalar veya varyasyonlar yer alıyor.
Keşke bu varyasyon da veya şu çalışma da filmde kullanılsaymış dediğim çok film oldu.
İşte filmler için hazırlanan soundtrack çalışmalarının yayınlanmamış yayınlarının benim için önemi budur.
Misal 1985 yılında çekilen ingiliz yapımı bir film için de bu geçerlidir. Bu alanda ilgilenmesem, filme müziği dışında bir şekilde tesadüf etmem mümkün değil. Ancak yine ortak merakımızın olduğu bir arkadaşımın tavsiyesi ile elindeki film için yapılmış LP’yi dinledim. Daha sonra bundan kayıt aldım kendime. Bir vakit bu müziklern yapıldığı filmi izlemek istediğimde piyasada hiç bir yerde olmadığını gördüm. IMDB’de bile 82 kişi puan vermiş. Ben böyle filmlere çok denk geliyorum, puanları gayet iyi olsa da çok az bilinirliği var. Sonradan bir şekilde İngiltere’den filmin DVD’sini zar zor bulabildim ve izledim. Bu aslında çok keyifli bir aratırma yolculuğu. Filmin önce müziklerimi keşfediyorsun, daha sonra bir şekilde filme ulaşıp izliyorsun.
Yine bir çok kere ilgili filmi izlediğimde, “yayınlanmamış eserler”in yer aldığı soundtrack albümünde kullanılan en enfes varyasyona sahip parçaların kullanılmadığını görüp oldukça şaşırmışımdır.
Tai bunlar kahır ekseriyetle gelişi güzel yapımlar değil, öyle olsalar bile eğer müzisyenleri kuvvetliyse, en sıradan filmi bile ilgi çekici hale getirebiliyor.
Aslında iyi bir filmde, yine iyi bir müzisyenin varlığı filmin yaşatmak istediği ambiyans için çok önemli rol oynuyor.